Ay Üssü ATA için
Yayla Boztaş, 20 Nisan 2024
Okuma Süresi: 4 dakika
Çocukların çok ilgisini çekeceğini düşündüğüm bir kitap var önümde. Merakla, aynı zamanda bilmedikleri birçok şeyi öğrenmenin sevinciyle okuyacakları bir kitap.
Sevin Sezgin’in son kitabı bir çocuk romanı. Ay Üssü Ata kitabında 2080 yılında uzay çalışmalarında gelinen gelişmeleri, uzayda, Ay yüzeyinde yapılan incelemeleri anlatırken çocuklara dünyada enerji, su ve yaşamsal kaynakların gittikçe azaldığını, Dünya’yı hor kullandığımızı da anlatıyor yazar.
2080 yılındayız. Liselerde açılan uzayla ilgili bölümleri bitiren, son beş yıldır teknoloji sınavını başarıyla geçen öğrencilerin Ay Üssü Ata’da araştırma yapmak için yola çıkmasıyla başlıyor macera. Altı arkadaşın değişik duygularla başladığı yolculuk daha önce Ay’a çıkıldığında çekilen fotoğrafları düşünüp nasıl bir bilinmezliklerle karşılaşacaklarının heyecanını duyuyor.
Gezegenimizde gittikçe zorlaşan yaşam nedeniyle birçok ülkenin Ay’da, Mars’ta birbirinden saklayarak araştırmalar yaptığını öğreniyoruz. Yine de kaynakları yerinde kullanıp başka gezegenlerde yaşam aramak gereksiz diyen çocuklara hak vermemek mümkün mü?
Uzay gemisinden dünyayı seyretmek, uçsuz bucaksız bir karanlık ve milyonlarca gök cismini görmek, kaptan, “Şimdi Afrika üzerindeyiz. Bakın güneş doğuyor.” dediği andaki heyecan…
Dünyanın çevresindeki turu bitirip Ay’a yolculuk başladığında modülün penceresinden gördükleri manzarayla duydukları düş kırıklığını siz de duyumsuyorsunuz. Aydaki gri, kasvetli görünüm hiç de düşündükleri gibi olmayınca Ay ile ilgili düşünceleri değişiyor bazılarının. Kimi, “Çocukluğumun Aydede’si bu muydun sen.” derken bir başkası büyükannesinin anlattığı Aydede’nin Kızı masalını anımsayıp hüzünleniyor.
Dijital kimlikler, çipli bileklikler, her sabah düzenli yapılacak spor hareketleri, annelerinin mükemmel kahvaltısı yerine robotların uzattığı bir tableti yutmak, gündüz ve gecenin ikişer hafta sürmesi, farklı cinsiyette robotların onlara eşlik etmesi çocuklar için şaşırtıcı olduğu kadar ilgi çekici ayrıntılar. Bir anda dünya dışında bir gezegenin koşullarıyla karşılaşıp hayal gücünüzü çalıştırıp siz de oralı oluyorsunuz.
Kimyasal bileşenlerinden su elde edilmesinden tutun da Dünya toprağını Ay toprağıyla karıştırıp patates, pamuk yetiştirilen kapalı mekânlara kadar pek çok ilginç şey anlatıyor yazar. Bilim insanlarının son hedefi ise GDO’suz tohumlarla bu tarımı Ay yüzünde gerçekleştirmek. Tohumun da ülkemizdeki tohum kütüphanesinden getirildiği bilgisi de çok gurur verici.
Büyük bir fabrikaya benzeyen üsde camlarla oluşturulmuş laboratuvarlarda çalışan kadın, erkek, robotlardan oluşan bilim insanları…
Merak ve dikkatin ortaya çıkarttığı kütü niyetli biyologun oyununu bozan, onun yakalanmasını sağlayan kahramanlarımız…
Hayvanbilimci babasının ayda yaşayıp yaşayamayacağını öğrenmek için oğluna verdiği canlı türünün büyük bir gizlilikle uzaya bırakılması ve sonucu...
2080 de olacak gelişmeleri, yapılacak araştırmaları, o ortamı anlatan bir yığın bilgi. Sıkmadan merak duygusunu hep canlı tutarak ilerleyen, arı bir dille yazılmış keyifli bir macera.
Yazar, Dünya’nın korunması için insanlara düşen görevleri maceranın içine serpiştirip farkındalık oluşturmaktan da geri kalmıyor.
Okuyanların daha birçok ayrıntı bulup birbirine önereceği, belki de böyle bir maceranın içinde olmak isteyeceği bir kitap Ay Üssü Ata. İyi okumalar…
Sevin Sezgin; Ay Üssü Ata, KeKeMe Yayınları, 1.Baskı Ocak 2024, Kuşe Baskı, Boyut (13,5 x 19,5)
Açık Kürsü'de yayımlanan içerikler, doğrudan yazarın kendi sorumluluğundadır.
Eksi 18 Edebiyat Topluluğu'nun görüşlerini yansıtmayabilir.