Okur olarak elime aldığım her kitapta heyecanlanıyorum. Okurken yazarın kurgusuna, hayal gücüne imreniyor, hemen her karakterin duygu dünyasına eşlik ediyorum. Muhtemelen hemen hepimiz benzer duygular yaşıyoruz. 

Parmakları klavyeyle dokunmadan önce gözleri dalgalarla buluşan bir yazar, sahile vuran dalgaların ritmiyle denizi izliyor. Çocukları gözlemliyor, onların denize bakışlarını. Arada öylesine dalıyor ki alanlarını korumaya çalışan köpeklerin ortasında buluveriyor kendini. Pek çok yelken okuluna gidiyor, yönetici ve eğitimcilerle görüşüyor günlerce. Uzaktan bembeyaz yelkenleri görünce kendisi için ulaşılmaz olduğunu düşünen çocuklara aslında öyle olmadığını göstermek istiyor.

Denizi anlatacaksa kaçak deniz patlıcanı toplayıcılarının peşine düşmeden olmayacaktır bu iş. Dedektif misali onları bulmaya çalışır, bulur da. Konuşmak ister, niyetini anlatır fakat kendinden korkan avcılarla buluşmayı başaramaz. Uzaktan iletirler ona yaptıklarını. 

Kucaklaşmanın mavi halini yazmaya hazırdır artık.

İzmirli her kitapsever Yakın Kitabevi’ni bilir ve onların dediği gibi kitaba Yakın’dan bakmanın farkını deneyimlemiştir. 2002 yılında açılan kitabevi, 2006’da yayınevi olarak karşımıza çıkar. 2011’den itibaren de çocuk dosyalarına yer verir. Bugün Yakın Çocuk’tan çıkan bir kitabı açtığınız zaman künye sayfasında:

“Yakın Yayınları’nın çocuk kitapları, gelişim ve ruh sağlığı açısından çocuklara uygunluğu psikolog tarafından değerlendirildikten sonra yayınlanmaktadır.”

Çocuklarımız için alacağımız, hediye edeceğimiz kitap, hayal güçleri ve yazarın dosyası emin ellerdedir. Hayalim Pupa Yelken’in yolculuğu devam ederken Beste Örge Sağlam’la kesişir. Kapak tasarımı, iç sayfalardaki görseller artık onu ellerindedir. Kendi ifadesiyle biletsiz pasaportsuz, sihirli bir yolculuk resimleme işi. Dosya artık iş değildir onun için. Metnin içindeki kurulmamış cümleleri, söylenmemiş sözleri çizmek için sıvar kollarını. Anlatılan öykü kendisinindir artık. Maceraları anlatılan kahramanların yerine geçer; Dalganın tekneye vuruşundan rüzgârda savrulan saçlara, yunuslardan kaybolan kolyeye kadar onun zihninde canlanır en küçük ayrıntılar.

Yaptığı işten zevk alıp tutkuyla bağlanan üç bileşenin bir araya gelmesiyle oluşan kitap artık okuyucusuyla buluşmaya hazırdır. Onun yolculuğuna baktığımız zaman aslında kendisi dışında anlatılmayan üç öyküyü daha içinde barındırmaktadır. Elimizdeki kitap, sadece kitap değildir aslında.

Açık Kürsü'de yayımlanan içerikler, doğrudan yazarın kendi sorumluluğundadır.

Eksi 18 Edebiyat Topluluğu'nun görüşlerini yansıtmayabilir.